Translate

28 Şubat 2015 Cumartesi

John Doe:Vigilante



Hepimizin bildiği gibi kısa süre önce ülkemizde hepimizi sarsan bir olay meydana geldi. Özgecan Aslan cinayeti. Bundan neden şimdi burada bu kadar zaman geçtikten sonra bahsediyorsun diye sorarsanız ben Özgecan'ın katillerinin hakkettiklerini aldıklarını düşünmüyorum. Hangimiz düşünüyoruz ki? Ne yaparsak yapalım bu caniliğe verilen ceza bizim için yeterli gelmeyecek. 
Peki ya bu mümkün olsaydı? Ya bu caniliğe göz yummayan biri olsaydı ve gerçek adaleti uygulasaydı? Ne güzel olurdu değil mi? İşte bu o filmlerden biri. Kimsenin bir şey yapamadığı, yaptıkları pisliklere rağmen yürüyüp giden adamların nasıl yargılandığını ve insanların gerçek yüzlerini gösteren bir film.



Filmi izlediğiniz zaman neden yazının başında böyle bir açıklama yaptığımı anlayacaksınız. Çünkü ben bu filmi izlediğimde aklıma gelen ilk şey Özgecan oldu. Kim bilir belki bu filmi izleyen bir çok kişininde aklına o gelmiştir.




Avustralya'da kendine John Doe diyen bir seri katil yakalanmıştır. O zamana kadar 33 kişiyi öldüren John jürinin karar ifadesinde gazeteci Ken Rutherford ile özel bir röportaj isteğinde bulunur. Filmimiz de ilk olarak böyle başlar.





Ama bu katil herkesin bildiği katillerden değildir. Bir çok insanı öldürmüştür ancak hiçbiri de suçsuz değildir. Pedofili hastası ve çocuklardan istismar edenler, tecavüzcüler, katiller, karısına şiddet uygulayanlar ve daha bir çokları.





John olaylar sırasında çektiği bütün görüntüleri sadece tek bir kanala tek bir kişiye gönderir: Sam Foley. Aslında John'un, Sam'i seçmesinin bir nedeni vardır. O da bu tarz davalardan birinin kurbanıdır ve mesajını iletebilmek için en uygun kişinin o olduğunu düşünür.





Tabii ki de böyle olaylarda her zaman fikir ayrılığı olur. Kimi haklı olduğunu söyler, kimi cezasını çekmesini ister, kimi ise onu destekler ve onun için bir grup kurar. Aynı bu filmde de olduğu gibi. John Doe'nun haklı olduğunu ve gereğinden fazla sessiz kaldıklarını düşünen insanlar onun adına suçlulara cezasını vermeye başlarlar. Ama her zaman olduğu gibi bir süre sonra bu olaylar çığırından çıkar. 







Bütün bu olayların içinde bir mesaj vermeye çalışan John'un konuşmak için özellikle Ken Rutherfor'u seçmesinin arkasında farklı bir düşünce ve plan yatmaktadır. Bunun yanında bütün bu olayların içinde John'un neden böyle bir şey yaptığının gerçek nedenini de filmin sonunda öğreniyoruz.

Bu adam bir suçlu mu yoksa kahraman mı?
Adaletimi koruyor yoksa intikam mı alıyor?
Karar size kalmış.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder