Translate

7 Nisan 2015 Salı

Arslan Senki



Diğer İsimler: The Heroic Legend of Arslan, アルスラーン戦記

Tür: Macera, Aksiyon,Tarih,Shounen,Fantastik,Dram

Yayınlanma Tarihi: 05.04.2015

Yönetmen: Noriyuki Abe

Senaryo: Makato Uezu

Firma/Stüdyo: LIDEN FILMS & SANZIGEN Animation Studio

Müzik: Taro Iwashiro

Başlıca Seiyuular: Yusuke Kobayashi (Arslan), Yoshimasa Hosoya (Daryun), Daisuke Namikawa (Narsus), Natsuki Hanae (Elam), Takayuki Sugo (Andragoras III), KENN (Gieve), Maaya Sakamoto (Falangies), Yuki Kaji (Lord Silvermask)

Açılış: UVERworld – Boku no Kotoba dewa Nai, Kore wa Bokutachi no Kotoba

Kapanış: Eir Aoi – Lapis Lazuli




Lusitanian orduları ile Pers orduları arasındaki savaş sahneleriyle başlıyoruz. Lusitanian ordularının Pers Krallığı’nın müttefiki Maryam’ı istila etmesi sonucu, krallığın 18. hükümdarı 3. Andragoras önderliğindeki Perslerin de savaşa dahil olmasıyla gerçekleşen savaşın turan taktiğine benzer bir yöntemle Persler tarafından kazanılmasıyla başrolümüz Arslan’ın krallığın yüce komutanı Vahriz ile yaptığı kılıç antrenmanına şahit oluyoruz. Sonra da gelecekte Perslerin kralı olacak Arslan’a öğütler veren babacan tavırlı Vahriz’in aksine Kraliçe Tahamenay ve Kral Andragoras’ın Arslan’a karşı oldukça soğuk ve kayıtsız bir tavır takındıklarını görüyor ve bu sebeple Arslan’ın iyi bir kral nasıl olur sorusunun altında ezilerek aslında içten içe bunun sıkıntısını yaşadığına şahit oluyoruz.




Daha küçük yaşında birçok şey başarmış kendine güvenen ve halkı tarafından da çok sevilen kralın aksine Arslan’ın çekingen ve naif tarafı Kral Andragoras’ın geçişi esnasında yine halktan birkaç çocuk tarafından vurgulanıyor ve hatta Kral Andragoras’ın afilli girişiyle gaza gelip ileride süvari birliğine katılmak istediklerinden bahseden bu çocuklar Arslan’a hizmet edeceklerini düşündüklerinde biraz bozuluyorlar ve Arslan’ı küçümsemekten de geri kalmıyorlar. Bundan sonra halk arasına karışarak köle Lusitanian askerleriyle konuşmak isteyen Arslan’ın birtakım olaylardan sonra kafesinden kaçmayı başaran kendisi yaşlarındaki bir Lusitanian askerinin rehini olarak oradan oraya koşturmasını izliyoruz ve bu kaçış esnasında küçük asker, Pers Krallığı’nın bu parlak çehresinin altında yatan karanlık tarafı kendi bakış açısıyla sunarak hem bizlerin hem de Arslan’ın ufak da olsa gözlerinin açılmasını sağlıyor.

Hikayesinin kısaca bu şekilde olduğu ilk bölümüyle Arslan Senki bana göre oldukça başarılı bir giriş yapıyor. Karakterleri tanıtmanın yanında kişilikleriyle alakalı da ufak ipuçları veren bu bölüm; ileride yaşanacakları, bunların neden ve ne uğruna meydana geleceğini de çıtlatmaktan geri kalmıyor. Arslan’ın rehin alınmasıyla alınmasıyla beraber ilk bölümden aksiyona da girilmiş oluyor.



Seride 3D animasyonların kullanılacak olması beni başta korkutsa da ilk olarak bölümün başındaki savaş sahnelerinde karşılaştığımız bu animasyonlar göze batmıyor hatta savaşın daha epik görünmesine yardımcı oluyor. Pers sarayında da kullanılan bu 3D animasyonlar sarayın heybetini açıkça ortaya koyuyor. Hiromu Arakawa’nın orijinal karakter tasarımları ise Ushio Tazawa tarafından oldukça başarılı bir şekilde animeye uyarlanmış.




Bölüm içi müzikleri animeyle uyumlu olmanın yanı sıra o tarihi havayı da çok güzel yansıtmış. İlk bölümde UVERworld’ün açılış parçası yer almasa da Eir Aoi tarafından seslendirilen “Lapis Lazuli” isimli parçası kapanışta yerini almış durumda. Kapanıştaki jenerik videosunu çok beğendiğimi ve videoyla bu parçanın birbirlerine çok yakışmış olduklarını da hemen söylemem gerek.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder