Translate

10 Nisan 2016 Pazar

Bungou Stray Dogs


İsim: Bungou Stray Dogs, 文豪ストレイドッグス

Tür: Doğaüstü, Gizem, Seinen

Yayınlanma Tarihi: 07.04.2016

Bölüm Sayısı: 12

Orijinal Eser: Manga / Asagiri Kafka (Hikaye) & Harukawa35 (Çizim)

Yönetmen: Igarashi Takuya

Senarist: Enokido Yoji

Başlıca Seiyuular:
Uemura Yuto (Nakajima Atsushi), Miyano Mamoru (Dazai Osamu), Hosoya Yoshimasa (Kunikida Doppo), Kagura Hirayuki (Miyazawa Kenji), Toyonaga Toshiyuki (Tanikaza Junichirou), Shimamura Yuu (Yosano Akiko), Kamiya Hiroshi (Edogawa Ranpo), Kensho Ono (Akutogawa Ryuunosuke)

Firma/Stüdyo: Bones

Müzik: Iwasaki Taku

Açılış: Trash Candy – GRANRODEO

Kapanış: Namae wo Yobu yo (名前を呼ぶよ) – Luck Life

Geçtiğimiz kış sezonundan Akagami no Shirayuki-hime’yi mükemmel şekilde noktalayıp alnının akıyla çıkan Bones, pek çok vakit yaptığı iş karşısında hayal kırıklığına uğramadığım bir stüdyo olmuştur. Bu sebepten olacak ki stüdyonun elini attığı yapımlar için kafamda olumlu bir ön yargının oluşmasına engel olamamışımdır çoğu zaman. Haliyle içinde üç adet Bones animesine yer veren ilkbahar sezonu mevzu bahis olduğunda, beklentilerin daha en başından artmış olduğunu varsayan tek insan da değilimdir eminim. Yazının esas konusuna gelirsek, stüdyoya ait sezondaki ilk anime Boku no Hero Academia‘nın, mangasının takipçilerini rahatlatacağını umduğum ve kendi adıma inanılmaz keyif aldığım bir bölümle karşıma çıkmasının ardından, kavuşmak için en çok sabırsızlandığım seri olan Bungou Stray Dogs‘un üzerinde durmak için de pek çok sebebim var ve yazı boyunca bu sebeplere tek tek değinmeyi planlıyorum.






Öncelikle Bungou Stray Dogs’un Asagiri Kafka imzalı mangasını, Sousei no Omnyouji, Shounen Maid ve Sakamoto desu ga? gibi bu sezon animeye uyarlanan diğer mangaların aksine okumadım çünkü Bones’un yönetmen Igarashi Takuya‘yla hikayeyi oturtacağı, biraz melankolik, biraz elegant, biraz da gotik dünyayı animede görmek için daha fazla heyecan duyuyordum. Igarashi Takuya’ya demişken, Ouran Koukou Host Club (OKHC) ve Soul Eater gibi önemli iki Bones serisinin yönetmen koltuğunda oturan bu ismin kendini hemencecik belli eden tarzını Bungou Stray Dogs’ta da görmek nostalji ve sevinci bir araya getirdi benim için. Serinin OKHC’da ve Soul Eater’da olduğu gibi küçük işaret oklarıyla ve abartılı mimiklerle pekiştirilen espritüel yönünün bu sebeple bölümü izleyen pek çok kişiye tanıdık geldiğini tahmin ediyorum. Tabii bu tarzı seinen bir seride görmekten hoşnut olmayanlar da çıkacaktır elbet; lakin bu kasvetli komedinin Igarashi’yle buluşmasını kendi adıma oldukça eğlenceli buluyorum.

Bu eğlenceden nasibini almış ilk bölümde, gördüğümüz ilk karakter olan Nakajima Atsushi, bir su kanalı kenarında uzun süredir tek lokma girmeyen midesini doldurma hayaliyle kendinden geçmek üzere; zihnini ise onu oldukça kötü sözler eşliğinde kapı dışarı eden yetimhaneyi meşgul ediyor. Açlıktan ölmesine ramak kalan ancak hırsızlık yapacak kadar da cesur olmayan karakterimiz, yetimhane yetkililerinin kötü dileklerine rağmen hayatta kalma isteğiyle ayağa kalkıp karşısına ilk çıkacak kişiyi soyup soğana çevirmeye karar verdiğinde, önünde kanalda boğulmakta olan şüpheli bir tip beliriyor. Atsushi, kanala atlayıp bu talihsiz kimseyi kurtardıktan sonra -her ne kadar aslında bir intihar girişiminin önüne geçmiş olsa da- aralarına Kunikuda Doppo‘nun da katılmasıyla Dazai Osamu isimli bu tuhaf adamın Doppo ile birlikte Silahlı Dedektiflik Ajansı isimli özel güçlere sahip insanlardan oluşan bir ekibin üyesi olduğu ortaya çıkıyor. Atsushi ne olduğunu anlamadan kendini ikilinin o sıradaki görevine dahil olmuş buluyor ve önünde hayatını değiştirecek yeni bir yol beliriyor. Bölüm her ne kadar Osamu ve Atsushi odaklı olsa da ilerideki bölümlerde daha çok gözümüze çarpacak farklı karakterlere de yer veriyor. İşte karakterlerin tümü için geçerli olan gizem Bungou Stray Dogs’u sezonun cazip yapımlarından biri haline getiriyor.




Bungou Stray Dogs’un gözümde cazibesini arttıran bir yönü ise karakterlerin Japon edebiyatıyla olan ilişkisi. Japon edebiyatıyla ilgiliyseniz sizlere de tanıdık gelebilecek Nakajima Atsushi, Dazai Osamu, Kunikida Doppo, Miyazawa Kenji, Yosano Akiko ve Edogawa Ranpo gibi bölüm içinde geçen isimlerin her biri ülkenin literatürüne katkıda bulunan ünlü kişiler ve bölüm içinde bu yönde pek çok referansa rastlamak mümkün. Mesela animede Dazai Osamu karakterine ait özel güç “Ningen Shikkaku” (Aoi Bungaku animesinde de işlenmiştir.), yazarın Türkçe’ye de Diskalifiye ve İnsanlığımı Yitirirkenşekillerinde geçmiş yarı otobiyografik eserinin adı aslında. Tıpkı Yosano Akiko karakterinin gücüne isim veren “Ölmeyeceksin!” anlamındaki “Kimi shini tamau koto nakare“nin, şair/yazarın savaşa giden erkek kardeşine yazdığı ” şiir olması gibi. Bu başlıktaki örnekleri daha da çoğaltmak mümkün ama ilk bölüm dahil olmak üzere gereğinden fazla bilgi verip senaryo gidişatında spoiler ihtimalini göze almaya gerek yok. Onun yerine karakterler şekillendirilerken yazarların sadece eserlerinin değil yaşam öykülerinin de dikkate alındığından bahsedebilirim. Bölüm içinde intihara eğilimi üzerine sıkça oynanan Dazai Osamu, aslında 39 yıllık yaşamının çoğunda ölmeye çalışmış ve hayatının son döneminde beraber yaşadığı kadın olan Yamazaki Tomie ile birlikte kanala atlayarak gerçekleştirdiği son denemesinde başarılı olmuş. Animenin başında Dazai’nin ortaya çıkış şekli de bu olaya bir gönderme yüksek ihtimalle. Karakterlerle ilgili daha çok bilgi edinmek isteyenler ise aradıklarına benim gibi yapacakları küçük bir araştırmayla ulaşabilirler, bulacakları şeylerle serinin hikayesiyle eminim ki yakından ilişkili kurulabilir.





   Bungou Stray Dogs izle       Bungou Stray Dogs izle
Bungou Stray Dogs izle       Bungou Stray Dogs izle
Bungou Stray Dogs izle       Bungou Stray Dogs izle
Bungou Stray Dogs izle       Bungou Stray Dogs izle
Bungou Stray Dogs izle       Bungou Stray Dogs izle
Bungou Stray Dogs izle       Bungou Stray Dogs izle
Serinin animasyonları konusunda ilk bölümün başlarında öne çıkan sıcak renklerin, bölümün sonralarını dolduran soğuk mavi tonlarıyla dengelendiğini ve ikisinin de göz doldurduğunu söylemek mümkün. Yine bölümün sonlarında yer eden akıcı aksiyon sahneleri Bones’un animeye kattığı artılardan hiç şüphesiz. Karakter tasarımlarının güzelliğine geldiğimizde ise Harukawa35‘nun orijinal tasarımlarını böylesine zarif şekilde animeye aktaran Hirata Ryou‘ya teşekkürlerimi iletiyorum. Bölüm başında yer almayan açılış, bölüm sonunda kapanıştan önce yer alıyor. Kuroko no Basket, Code Breaker, Karneval ve Nanatsu no Taizaigibi animelerin açılışlarıyla tanıdığımız ünlü grup GRANRODEO Bungou Stray Dogs’un açılışını Trash Candyisimli parçayla şenlendiriyor. Kapanışta ise Namae wo Yobu yo isimli açılışa göre daha sakin bir parça hoş görüntüler eşliğinde izleyicilere sunuluyor. Serinin müziklerine imzasını atan isim Iwasaki Taku‘nun daha önceden Soul Eater, Tengen Toppa Gurren Lagann, Noragami ve Kuroshitsuji gibi serilerin müziklerini bestelediğini belirtmekte fayda var. Serinin karanlık atmosferinde Victoria devrinde geçen Kuroshitsuji’den bir esinti görülmesinin açıklaması da bu olabilir.

Açılışta, Nakajima Atsushi ve Dazai Osamu’nun yanında öne çıkan bir diğer karakter Akutogawa Ryuunosuke dikkatimi üzerine topluyor. Dazai’nin nadiren ciddi ve çoğunlukla utanmaz ve oyuncu kişiliğini büyük başarıyla yansıtan Mamoru Miyano yanında Akutogawa’nın seiyuusu Kensho Ono‘nun performansını da yine merakla bekliyorum. Kadrodaki Kamiya Hiroshi, Toyonaga Toshiyuki, Hosoya Yoshimasa gibi tecrübeli isimler yanında daha çok yeni kalan Uemura Yuto ise Atsushi Nakajima için doğru ses gibi görünüyor, özellikle de isyan ettiği anlarda.

Bahar sezonunun geneli kışa göre daha yüksek potansiyel taşısa da Boku dake ga Inai Machi gibi vurucu bir seri göremedim ben pek. Bungou Stray Dogs için de sezonun en iyisi diyemem aslında. İnanılmaz sürekleyici olarak nitelendirilmekten ziyade eğlenceli ve gizemli bir hava yayıyor etrafına seri, doğru hamleler oynandığında benim için şimdiden sezonun en keyifli yapımlarından biri olacak gibi duruyor. Kış sezonunda devam edecek olması sayesinde sezonun aceleye getirilmeyeceğini umuyorum ve karakterlerle gerçek hayattan isimler arasında ilişki kurmanın bende yaratacağı yapboz hissi ise şimdiden mutluluk veriyor.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder